Besin kaynağımız olan toprağı bilimle desteklemeliyiz.
Başak Parıltı GÖKÇAM
HEKTAŞ, Tarım ve Orman Bakanlığı ve Ankara Üniversitesi işbirliğiyle Bursa-Orhangazi’deki Tarımsal Yenilik, Eğitim ve Deneyim Merkezi ÇİFTLİK’te 2. Uluslararası Moleküler Bitki Koruma Kongresi’ni düzenledi. Kongrede 81 bilim insanı dünya tarımının geleceğini, sürdürülebilirliği ve yeni tarım uygulamalarını tartıştı.
Dünya nüfusunun artmasıyla birlikte gıdaya olan ihtiyacın da artacağının tartışıldığı kongrede, tarım stratejilerinin geliştirilmesinin bilime dayalı olması gerektiği vurgulandı. Kongrenin açılışında konuşan OYAK Tarım ve Hayvancılık Küme Lideri ve Hektaş Genel Müdürü M. Levent Ortakçıer, “Türk tarımını geliştirmek ve dünya tarım sektörüne örnek teşkil edecek düzeye getirmek için çalışıyoruz.
Bugün HEKTAŞ olarak temel felsefemiz, çiftçimize doğru ürünü, doğru uygulama ile anlatmaktır. Bu nedenle çiftçilerimize hasat yerine mevcut yapıyı nasıl koruyacaklarını anlatmak gerekiyor” dedi.
gelecekte bizi neler bekliyor
OECD ve FAO tarafından yayınlanan son Tarımsal Görünüm Raporu’na göre M. Levent Ortakçıer, nüfus artışına bağlı olarak önümüzdeki 10 yılda gıda tüketiminin yüzde 1,4 artacağının tahmin edildiğini, gıda üretiminin ise yüzde 1,1 civarında gerçekleşeceğinin tahmin edildiğini belirtti. 9,1 milyara ulaşması bekleniyor.
Etkili önlemler alınmazsa dünyada gıda üretimi ve tüketimi arasındaki fark insanlığın aleyhine büyüyecektir. Dünyada 13 milyar hektar toprak var. Bunun 5 milyarı ekilebilir. Ancak sadece 1,5 milyar hektarlık bir alan ekilebilirken, 3,5 milyar hektarlık bir alan ise işlenemiyor. 1,5 milyar alanda tarım da her geçen gün azalıyor. Nüfus 3 milyar iken, 1.5 milyar hektar ekilebilir arazi vardı. Ve bu alan gittikçe küçülüyor.
Tarımsal üretim alanlarının önümüzdeki yıllarda 1,3 milyar hektara gerileyeceğinin öngörüldüğünü söyleyen Ortakçıer, şöyle devam etti: “Bu durumda dünya nüfusu 10 milyara ulaştığında bizi neler bekliyor? Hepimiz buna odaklanmalıyız, bu tarafta bilimsel ve sürdürülebilir analizler geliştirmeliyiz. Doğayı korumak için sürdürülebilir projeler şart. Toprağın kalitesini korumalıyız. Biyolojik çalışmalara ağırlık vermeliyiz. Bu kongrenin sonuçlarını tüm paydaşlarımızla paylaşacağız.
Sürdürülebilir verimlilik için çalışıyoruz
HEKTAŞ Genel Müdürü Hakkı Zafer Terzioğlu, “HEKTAŞ olarak tarımda sürdürülebilir verimliliği sağlayacak öncü çalışmalara imza atıyoruz. Yarının dünyasında sürdürülebilir tarım uygulamalarının yaygınlaşması için üzerimize düşen görevi yerine getirmek için çalışacağız” dedi.
“HEKTAŞ, Tarım 5.0’a yön veriyor”
OYAK Genel Müdürü Süleyman Savaş Erdem, “Son yedi yılda geliştirdiğimiz yaklaşım ve bu doğrultuda stratejik hamlelerimizle ‘Tarım 4.0’ dönüşümüne imza atan HEKTAŞ, gelinen noktada ‘Tarım 5.0’ içinde yer alıyor. tarımın geleceği sadece tarlalarda değil, teknoloji ve bilimle birlikte Ar-Ge merkezlerindedir. HEKTAŞ ile sadece bugünün değil geleceğin projelerini ve çiftçilerini hazırlıyoruz” dedi.
Tarım bu topraklarda başladı
Ziraat yazarımız Mine Ataman, 2006 Nobel Tıp Ödülü sahibi Amerikalı Biyoloji Profesörü Craig Mello ile görüşmeye geldi. Ataman ile yaptığı konuşmada geleceğin tarım ve gıdada biyoteknoloji ve genetiğe dikkat çeken Mello, “Bildiğiniz gibi insanlar binlerce yıldır ekin yetiştiriyor ve bitki yetiştiriyor. Ve aslında her şey burada başladı; insanların çiftçiliğe ilk başladığı Türkiye ve Asya’da.
Şimdi, biyoteknoloji sayesinde, daha istikrarlı ve değişen iklimlere dayanabilen mahsuller yaratma yolunda daha hızlı ilerleyebiliriz. “Tarım uygulamalarımızı insanlar için daha güvenli ve sağlıklı, daha verimli ve çevreye daha az zarar verici hale getirmek için çok heyecan verici fırsatlar var, birçok bilim insanı çalışıyor, bilgi birikiyor” dedi.